Gerçek Hayattan Uyarlanan “Sessiz Aşk Terapisi” Kitabı, Terapinin Karanlık Yüzünü Ortaya Seriyor.
Gerçek bir olaydan yola çıkan eser, bir aşk hikâyesi gibi görünse de çok daha derin ve çarpıcı bir konuya ışık tutuyor: Terapist–danışan ilişkilerindeki etik ihlaller, sessiz manipülasyonlar ve duygusal istismar. Kitap, bir psikiyatrist ile hastası arasında altı yıl süren ve giderek duygusal travmalara dönüşen bir süreci mercek altına alıyor. Başlangıçta güven ve saygıya dayalı olan ilişki, zamanla farkında olunmadan gelişen duygular ve sessiz çatışmalarla terapi odasında adeta bir psikolojik savaş alanına dönüşüyor. Taşköprü, okuyucuyu yalnızca iki kişinin hikâyesiyle sınırlandırmıyor; aynı zamanda terapötik dünyadaki güç dengesizliklerini, etik ihlalleri ve sessiz şiddetin görünmeyen yüzünü ortaya koyuyor. Yazar, kitabında çarpıcı sorular soruyor:
“Sessiz Aşk Terapisi”, sadece bir akademik deneme değil; terapi deneyimlerine dair farkındalık yaratmayı, danışan ve uzman arasındaki kırılgan dengeleri sorgulamayı amaçlayan bir psikolojik laboratuvar niteliğinde. Okuyucular, Serra Taşköprü’nün çarpıcı kalemiyle, insan ruhunun en kırılgan hâline, sessizliğin en yüksek sesle yankılandığı bir yüzleşmeye tanıklık edecek. Kitap, çok yakında akademik genişletilmiş baskısıyla çıkacak. Akademik Deneme terapi odasının görünmeyen karanlık yönlerini tüm çıplaklığıyla gözler önüne serecek.