GAZZE’DEKİ ZULÜM SON BULMALI, YARDIM GEMİLERİNİN ÖNÜ AÇILMALI

Doğu Akdeniz’de devam eden gerilim, Gazze’ye insani yardım götürmek için yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na (GSF) yönelik müdahalelerle yeni bir boyut kazandı. İsrail donanmasının filodaki birçok gemiyi durdurması ve aralarında dünyaca ünlü aktivist Greta Thunberg’in de bulunduğu onlarca yardım gönüllüsünün gözaltına alınması, bölgedeki krizin ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi. Doğru İnsanlar Dayanışma ve Düşünce Derneği (Dİ-DER) Yönetim Kurulu Başkanı Sabiha Ulaş Karaosman, yaşanan gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada, Gazze’de süregelen zulmün acilen son bulması gerektiğini vurguladı. Karaosman, yardım gemilerinin önünün açılmasının insani bir zorunluluk olduğunu belirterek, “Sumud Filosu’nun sesi olmaya devam edeceğiz” dedi.
YARDIM FİLOSU ENGELLENİYOR, AKTİVİSTLER GÖZALTINDA
Küresel Sumud Filosu, Gazze’de yaşayan sivillere yönelik insani krizi hafifletmek amacıyla çeşitli ülkelerden aktivistler ve yardım kuruluşlarının katılımıyla oluşturulmuş bir insani yardım girişimi. Ancak İsrail donanması, Doğu Akdeniz’de seyir halindeki filo içerisindeki gemilere müdahale ederek, gemileri durdurdu ve bazılarını yönlendirdi. İsrail Dışişleri Bakanlığı, gemilerin güvenli şekilde durdurulduğunu ve yolcuların bir İsrail limanına transfer edildiğini açıkladı. Bu gelişmelerle birlikte, uluslararası aktivistlerin ve yardım gönüllülerinin gözaltına alınması, dünya kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Greta Thunberg gibi tanınmış isimlerin de arasında bulunduğu bu grup, Filistin halkına yönelik insani yardım faaliyetlerinin engellenmesine tepki gösterdi.

BÖLGESEL VE KÜRESEL GÜVENLİK TEHLİKEDE
Dİ-DER Genel Başkanı Karaosman, Suudi gemilerine yönelik tehditlerin ve bölgedeki artan gerginliğin sadece bölgesel güvenliği değil, aynı zamanda küresel ticaret ve ekonomik istikrarı da tehdit ettiğini belirtti. “Suudi gemilerine yapılan bu tehditler, Körfez ülkeleri arasında zaten kırılgan olan ilişkileri daha da bozabilir ve uluslararası güçler arasında yeni bir krizin kapısını aralayabilir” diyen Karaosman, bu gelişmelerin çok yönlü riskler taşıdığına dikkat çekti.
ULUSLARARASI TOPLUMA SERT ÇAĞRI: ARTIK SESSİZ KALINMAMALI
Karaosman, uluslararası toplumun bölgedeki insanlık dramına karşı sessiz kalmaması gerektiğini söyledi. “İnsanlık onurunun gerektirdiği barış ve adalet için tüm taraflar üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeli. Gazze’deki zulüm son bulmadan, bölgeye yönelik tehditler engellenmeden gerçek bir barış mümkün değil” dedi. Türkiye’nin de bölgedeki duruma müdahil olarak elini masaya vurması gerektiğini vurgulayan Karaosman, bu kritik dönemde insani yardım faaliyetlerinin hızlandırılması çağrısında bulundu.
Dİ-DER’DEN YARDIM FAALİYETLERİNİN ARTIRILMASINA YÖNELİK ÇAĞRI
Doğru İnsanlar Dayanışma ve Düşünce Derneği, bölgede insani yardım faaliyetlerinin artıtılmasına yönelik genel bir çağrı yaptı. Karaosman, “Bu mesele sadece bölgenin değil, tüm insanlığın meselesidir. Küresel kamuoyunu Gazze halkının yanında durmaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı. Gazze’de süregelen acıların, Doğu Akdeniz’deki deniz ticaretine yönelik tehditlerin giderek derinleştiği bu dönemde, dünya yeni bir çatışma ve ekonomik krizle karşı karşıya kalabilir. Karaosman’ın uyarıları, uluslararası toplumun harekete geçmesi için önemli bir alarm niteliğinde.